Fevk

Sokağı saran bu koku, koyu muhabbetin kulaklara gelen tonu.
Fevkalade bir tat ve dillere destan bir ad, Fevk.

Ağırlığı vardır anın tadını çıkarmanın. Koşturmacadan uzak, aceleden ırak. Bazen emsalsiz binbir aroma ile gelen, bazen bir yudum kahve olup damakları şenlendiren. İşte aklın durulduğu ve nargile marpucundan ilk nefesin çekildiği o an, bir kelime dökülür ağızlardan. “Fevkalade!”

O fevkalade deneyimin hissettirdikleri ile çıkarırsın anın tadını. Lezzeti, muhabbeti, durulmayı çok seversin. Dinginlik içinde, tecrübe ile yoğrulmayı öğrenirsin.

Tarihin, lezzetin ve kalitenin fevkalade birleşimiyle burada tanışırsın.

Nargiledeki lezzeti, masadaki sohbeti ve damağındaki tadı ile FEVK’i unutamazsın.

Nargile’nin Tarihçesi

15.asırda Hindistan’da “narcil” olarak doğdu nargilenin atası. Büyük hindistancevizikabuğunun içinden çıktı ilk dumanı. Mısırlılar bu keyfi çok sevdi. Adına söyledikçe “nargil” dedi. Kültürlerine, keyiflerine düşkün İranlılar, şişeye değişiklik kattı. Aromasına baharat koydu. Bronzdan başlığını, marpucunu yarattı.

Camın ustası Türkler, sanatla birleştirdi nargileyi. İşlemeli başlıkları, laleleri, yaldızları ilave etti. Tadına meyveleri, kokusuna çiçekleri ekledi. Marpucuna, dumanına şiirler yazdı. Muhabbetin baş tacı etti. Beylerin, ağaların, devrin sultanlarının sırdaşı oldu nargile. Üstünden yüzyıllar geçse de, o eskimedi. Kültür oldu, tarih oldu, keyif oldu.

Yüzyılların keyfi nargile, aradan geçen zamanı arkasına aldı, bugünlere geldi. Cam şişeleri yeni baştan dizayn edildi. Marpucları kişiye özel hale getirildi. Kokularına, tatlarına her geçen gün yenisi eklendi. Bütün büyülü geçmişi ve bugünün yenilikleri ile Fevk’te sizlerle buluştu, muhabbetinize ortak oldu.